Atatürk'e Bandırma Vapuru'nda eşlik edenlerden biri de tabip yüzbaşı Behçet Feyzioğlu'ydu. Feyzioğlu'nun torunu, dedesinin neler yaşadığını daha iyi anlamak için, tekneyle o rotayı izledi. (Haber: Yağız Şenkal)
Atatürk ve silah arkadaşları, Bandırma Vapuru'na "Ya istiklal ya ölüm" parolasıyla bindi. İstanbul'dan Samsun'a üç gün süren o yolculuk, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ilk adımı oldu.
Denizlerdeyiz Amatör Denizciler Derneği üyeleri, Bandırma Vapuru'nun izlediği rotayı tekneleriyle izledi, Atatürk ve silah arkadaşlarını andı.
İstanbul'dan Samsun'a teknelerle yol alanlardan biri de Mehmet Gün Çalıka'ydı.
O, dedesinin bir asır önce gittiği rotayı takip etti.
Çalıka, Bandırma Vapuru yolcularından tabip yüzbaşı Behçet Feyzioğlu'nun torunu. "AYNI YERLERE BAKTIK, AYNI YERLERDEN GEÇTİK"
"Dedemi hatırlıyorum vesaire ama bu somutlaştırdı." diyen Feyzioğlu, "Yani ben de olabilirdim bu gemide. Aynı yerlere baktık, aynı yerlerden geçtik. Aynı dalgaları gördük. Çok çok mutluyum. gidebildim." ifadelerini kullandı.
"BÜTÜN YOL BOYUNCA GÜVERTEDE OTURDULAR"
Dedesinin o yıllardan kalma askeri kamasını gösteren Çalıka, "Çok değer veririm buna, askeri kamasıydı. hem ayyıldız hem Osmanlı arması var. Künyesi var 'doktor binbaşı' yazıyor. Zaten binbaşı olarak emekli oldu." diye konuştu.
Dedesinin kendilerine anlattığı bir anıyı anlatan Çalıka, şöyle devam etti: "Çok güldürürdü bizi. Deniz tutmuş. Herkesi dedi deniz tuttu. Ben dedi, koşa koşa aşağıya indik. Bir daha da çıkmadık. Fakat Atatürk ve yanında bir subay vardı, onlara hiçbir şey olmadı dedi. Bütün yol boyunca güvertede durdular. Ama biz mahvolmuştuk."
Ziyaretçiler Göremez, Görmek için
Giriş yap veya üye ol.
